32,4504$% -0.15
34,8290€% -0.66
40,7959£% -0.56
2.441,26%0,23
2.337,84%0,27
9.915,62%2,05
2073149฿%0.9095
8 yaşındaki Narin Güran’ın vahşice öldürülmesi Türkiye’yi sarstı ve idam cezasının yeniden getirilmesi çağrılarına yol açtı.
Kaybolmasının ve 19 gün sonra cesedinin bulunmasının ardından kamuoyu ve siyasi liderler öfke ve üzüntülerini dile getirdi. Bu trajedinin ışığında, özellikle çocukları içeren iğrenç suçlar için idam cezasının geri getirilmesi talebi yeniden gündeme geldi.
8 Eylül’de Narin’in cesedi nihayet bulundu ve herkesin en büyük korkularına son verildi. Soruşturma, başlangıçta arama çalışmalarına katılan Narin’in amcası Salim Güran’ın tutuklanmasına yol açtı.
Adli tıp analizi, Salim’in aracında bulunan DNA kanıtının Narin’in giysilerinden alınan örneklerle eşleştiğini ortaya koydu. Güvenlik kamerası görüntüleri ayrıca Salim’i, Narin’in en son görüldüğü yerde gösterdi.
Yetkililer Salim’i hemen gözaltına aldı ve yeğeninin kaçırılması ve öldürülmesiyle suçladı.
Suçun ayrıntıları ortaya çıktıkça halkın öfkesi büyümeye devam etti ve birçok kişi sosyal medyada onun adını hashtag olarak kullanarak öfkesini dile getirdi. Cesedinin bulunması kamuoyunda adalet çağrılarını tetikledi.
Soruşturma ilerledikçe kamuoyunun tepkisi ve ölüm cezası çağrıları ulusal tartışmanın odak noktası haline geldi. Yeni Refah Partisi (YRP) lideri Fatih Erbakan, Narin’in öldürülmesine yanıt olarak idam cezasının geri getirilmesini talep eden bir kamuoyu açıklaması yaptı.
Erbakan, bu tür korkunç suçları ele almak için “ciddi yasal reformlara” ihtiyaç olduğunu vurguladı ve “ölüm cezasının Türkiye parlamentosunda tekrar tartışılması gerektiğini” ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail’e karşı İslam ittifakı çağrısı ilgi gördü